ÖMER HAYYAM
Asıl adı
Giyaseddin Ebu'l Feth Bin İbrahim El Hayyam' dır. 18 Mayıs 1048'-de İranin
Nişabur kentinde doğan Ömer Hayyam bir çadırcının oğluydu. Çadırcı
anlamına gelen soyadını babasının mesleğinden almıştır.
Fakat o soyisminin çok
ötesinde işlere imza atmıştır.Daha yaşadığı dönemde İbn-i Sina'dan sonra
Doğu'nun yetiştirdiği en büyük bilgin olarak kabul ediliyor-du. Tıp, fizik,
astronomi, cebir, geometri ve yüksek matematik alanlarında önemli çalışmaları
olan Ömer Hayyam için zamanın bütün bilgilerini bildiği söylenirdi.
O herkesten farklı olarak yaptığı çalışmaların çoğunu kaleme almadı, oysa O
is-mini çokça duyduğumuz teo-remlerin isimsiz kahramanıdır. Elde bulunan ender
kayıtlara da-yanılarak Ömer Hayyam'ın çalışmaları şöyle sıralanabilir:
Yazdığı
bilimsel içerikli kitaplar arasında Cebir ve Geometri Üzerine, Fiziksel
Bilimler Alanın-da Bir Özet, Varlıkla İlgili Bilgi Özeti, Oluş ve Görüşler,
Bilgelikler Ölçüsü, Akıllar Bahçesi yer alır. Enbüyük eseri Cebir Risalesi'dir.
On bölümden oluşan bu kitabın dört bölümünde kübik
denklemleri incelemiş ve bu denklemleri sınıflandırmıştır. Matematik
tarihinde ilk kez bu sı-nıflandırmayı yapan kişidir. O cebiri, sayısal ve
geometrik bilinmeyenlerin belirlenmesini a-maçlayan bilim olarak tanımlardı.
Matematik bilgisi ve yeteneği zamanın çok ötesinde olan Ömer Hayyam
denklemlerle ilgili başarılı çalışmalar yapmıştır. Nitekim, Hayyam
13 farklı 3. dereceden denklem tanımlamıştır. Denklemleri çoğunlukla geometrik
metod kullanarak çözmüştür ve bu çözümler zekice seçilmiş konikler üzerine
dayandırılmıştır. Bu kitabında iki koniğin arakesitini kullanarak 3. dereceden
her denklem tipi için köklerin bir geometrik çizi-mi bulunduğunu belirtir ve bu
köklerin varlık koşullarını tartışır.
Bunun
yanısıra Hayyam, binom açılımını da bulmuştur. Binom teoerimini ve bu
açılımdaki katsayıları bulan ilk kişi olduğu düşünülmektedir. (Pascal üçgeni
diye bildiğimiz şey aslında bir Hayyam üçgenidir).Öğrenimi tamamlayan
Ömer Hayyam kendisine bugünlere kadar uzana-cak bir ün kazandıran Cebir
Risaliyesi'ni ve Rubaiyat'ı Semerkant'ta kaleme almıştır. Dönemin üç ünlü ismi
Nizamülmülk, Hasan Sabbah ve Ömer Hayyam bu şehirde bir araya gelmiştir.
Dönemin hakanı Melikşah, adı devlet düzeni anlamına gelen ve bu ada yakışır
yaşayan veziri Nizamül-mülk'e çok güvenirdi. Ömer Hayyam ile ilk kez
Semerkant'ta tanışan Nizam onu İsfa-han'a davet eder. Orada buluştuklarında
O'na devlet hülyasından bahseder ve bu büyük ha-yalinin gerçekleşmesi
için Hayyam'dan yardım ister. Fakat Hayyam devlet işlerine karışmak
istemez ve teklifini geri çevirir.4 Aralık 1131'de doğduğu yer olan Nişabur' da
fani dünyaya veda eder..
Yorum Gönder